( Aklımız bizleri hep haklı çıkaracak…)
1988-1990 yılları arasında Kırklareli’nin Vize ilçesinde çalışmıştım. Nüfusu 12 bin olan şirin bir ilçeydi Vize o zamanlar. İstanbul’a: 1.5-2 saatti. Köylerinin tamamına yakını orman köyü idi. Ama insanları
bizim Anadolu insanından biraz farklı gibi gelmişti bana. Baltalık olarak işletilen bir orman alanı iki köy arasında anlaşmazlığa sebep olmuştu. İhtilafın iki tarafı da memnun edecek şekilde çözülememesi üzerine ilgili mevzuat gereği Valilikçe oluşturulan komisyon söz konusu orman alanının “koru ormanına” tahviline karar vermişti. Bu ihtilaflı köylüleri tatmin etmemiş olmalı ki, maddi zarara uğradıklarını iddia ederek İl Valisi hakkında Bölge İdare Mahkemesine dava açmışlardı. Onun için insanları farklı gelmişti bana. Siz Anadolu köylüsünün Vali aleyhine böyle bir dava açabileceğini düşünebiliyor musunuz hiç?..
İşte o yıllarda Orman İşletme Müdürlüğüne bir misafirimiz gelmişti. Emekli Orman Genel Müdürlerimizden rahmetli Ömer Özen beydi. Camiada iz bırakmış bir meslek büyüğümüzdü. Tavizsiz çalıştığı için seveni çok ama çok az, sevmeyeni ise çok fazlaydı.
Yaz günüydü. Misafirimizi bahçede ağırlamıştık. Saygıda ve ikramlarımızda kusur etmemeye azami gayret göstermeye çalışmıştık. Tam hatırlamıyorum ama, bir namaz vaktiydi… Müdürümüz Haluk T. bey’e ,bizim duyamayacağımız şekilde bir şeyler söylemesi üzerine birlikte kalkıp misafirhaneye doğru yürümeye başladılar. Biz de onları beklemeye başladık. 5-10 dakika geçmişti ki Müdür bey geldi. Ama yüzü kıp kırmızı!.. “Hayrola beyefendi ne oldu?. “ dedim. Biraz gecikmeyle;”Hiç sorma Muavin bey adama rezil oldum” dedi. “Hayırdır inşallah” dedik oturan arkadaşlarla birlikte.. Ya Muavin bey keşke sen gitseymişsin Gn.Md. beyle . Adam namaz kılacakmış, kıbleyi sordu, bilemedim, yerin dibine girdim. Çok mahcup oldum”dedi. Arkadaşlarla birlikte;” haydi geçmiş olsun, iyi ki adam emekli olmuş, yoksa canına okurdu” diye espri yapmıştık. Misafirimizi komşu işletme Demirköy’e yolcu ettikten sonra hepimiz işimizin başına dönmüştük.
Bu olay bende bazı şeyleri çağrıştırmıştı. Göreve ilk başladığımız yıllarda meslek büyüğümüz Hüsamettin Akkök Bey’in :”Ormancının Cep Kitabı” diye bir kitabını Orman Genel Müdürlüğü bastırmış bütün teşkilatlara dağıtmıştı. O kitapta mesleğe yeni başlayanlara çok güzel nasihatlar vardı. Mesela:
- Sizi kızdıran, öfkelendiren yazılara aradan 24 saat geçmeden önce cevap vermeyiniz!..
- Eğer namaz kılmıyorsanız namaz saatlerinde köylerde bulunmamaya çalışınız. Köylüler namaza gittiğinde sizin orada beklemeniz uygun düşmez!..
- Mümkün olduğunca işlerinizi yemek saatleri dışına denk getirin.( Malum bizim işimiz hep orman köylüsü iledir) gibi!.
Bu öğütleri hatırlayıp, kitabı yazana da, dağıtanlara da minnet duymuştum. Tabii ki misafirimiz bu durumu sorun yapmamış; Müdür Bey’e yönleri sorarak kendisi kıbleyi tespit edip namazını kılmıştı.. Bilmiyorum bizim meslek mi öyleydi, yoksa bütün meslekler mi?..Birilerinin rızasını, menfaatin gözetmeyip de Allah’ın rızasını gözeten pek sevilmezdi. Çünkü onlar menfi, olumsuz insanlardı; onlar iş bitirmez insanlardı!..Ama o insanlar ne kadar az seviliyorlarsa; o kadar da çok saygı duyulurdu!..Ömer Özen ve Haluk T. beyler işte böyle insanlardı. Devletin kuruşunun hesabı yapılır, gereğinde de hesabı sorulurdu. Müfettişleri her an karşınızda bulmanız mümkündü.
Tabiidir ki sevilmek ve sayılmak arasında ; vicdanımızla aklımız arasında tercih yapmak bize kalıyor. Bir Hint Filozofu:” Tereddüt ettiğiniz konularda aklınıza danışırsanız sizi hep yanıltır, çünkü insanların aklı daima menfaatından yanadır; sizi haklı çıkaracak bir yolu daima bulur” demiş. Üstat Necip Fazıl’da:” Müminin imanı vicdanı ile çelişmez “demiş. Rabb’im bizleri aklından çok vicdanının sesini dinleyen ve İmanı ile vicdanı çelişmeyenlerden eylesin.
Feyzi TAŞOLAR
Yorum yazarak Elbistan Kaynarca Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Elbistan Kaynarca hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Elbistan Kaynarca editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Elbistan Kaynarca değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Elbistan Kaynarca Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Elbistan Kaynarca hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Elbistan Kaynarca editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Elbistan Kaynarca değil haberi geçen ajanstır.