Türkiye’de uzun süredir devam eden yaz-kış saati uygulamasının kaldırılıp yaz saati olarak tek saat uygulamasına geçilmesi projesinin mimarı Elbistanlı Profesör Doktor Ahmet Duran Şahin oldu.
2016 yılından itibaren kış saati uygulaması yerine, ülkemizde artık yıl boyunca yaz saati uygulanacak. Enerji tüketimi, ekonomik göstergeler, psikolojik ve sosyolojik açıdan yapılan değerlendirmeler ışığında gerçekleşen, özellikle son dört ayı yoğun bir mesaiyle geçen iki yıllık kapsamlı bir çalışma sürecinin sonunda alınan kararın yararlarını ve etkileyeceği noktaları, proje sürecinde en önemli katkı, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Bölüm Başkanı ve “Yaz Saati Uygulaması (YSU) Güneş Işınımı, Güneşlenme Süresi ve Elektrik Tüketim Verilerine Bağlı Olarak Analizi ve Modellemesi” projesinin yürütücüsü Elbistanlı Prof. Dr. Ahmet Duran Şahin’den geldi.
Elbistan’a bağlı Kavaktepe Mahallesi’nde doğan Prof. Dr. Ahmet Duran Şahin, projeyle ilgili olarak yaptığı değerlendirmede, “Her şeyden önce bu çalışmanın ardında büyük bir emeğin ve farklı disiplinlerden gelen ekip işinin yatıyor. Benimle birlikte, Meteoroloji Mühendisliği Bölümü öğretim üyemiz Doç. Dr. Hüseyin Toros, aynı bölümde görev yapan araştırma görevlimiz Nida Doğan ve lisans öğrencilerimiz olan Ömer Akbal, Emre Çalıova ve Akile Varol, Fen Bilimleri Enstitümüzden araştırma görevlisi Bihter Durna, Ekonomi Bölümü öğretim üyemiz Doç. Dr. Sencer Ecer, İTÜ ARI Teknokent’te görevli sosyolog Aysu Kara, İTÜ Psikolojik Danışma ve Rehberlik Koordinatörü Psikolog Cem Demirbaş ve Yıldız Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ercan İzgi’den oluşan 11 kişilik bir ekibin konu üzerinde çalışması ise sorunu profesyonel ve çok yönlü bir şekilde ele aldık” dedi.
Söz konusu projenin 2 yıl önce başladığını kaydeden Prof. Dr. Şahin, “Bu değişiklik üzerinde yapılan çalışmalar aslında yeni bir gelişme değil, aksine, iki yıl önce başlayan girişimlerin bir sonucu olarak ortaya çıktı. Yaz saati uygulamasının standartlaşabilmesi için başlayan araştırmaların derinleşmesiyle birlikte, tam 1 milyar verinin kullanıldığı geniş çaplı araştırmaların sonunda bu değişiklik hayata geçti. Proje sahibi Yenilenebilir Enerji Genel Müdürlüğü ile imzalanan sözleşme sonucunda; veriye dayalı ve bilimsel yöntemler kullanıldı ve araştırma ekibi karşılaştırmalı bir analiz temelinde yürütülen çalışmalar sonunda yaz saati uygulamasında hemfikir oldu. Konuyla ilgili çalışmaların hızlanmasında, Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın göreve gelir gelmez konuya gösterdiği yoğun ilgi de oldukça etkili oldu.
2010-2016 arası Türkiye’deki tüm noktaların saatlik elektrik tüketim bilgilerinin ve bu yıllar arasında ülkemizle ilgili meteorolojik verilerin kullanıldığı devasa ölçüde bir veri hazinesinden yararlanılan çalışmalarda hem kuramsal hem de uygulama olarak pek çok yönden incelemeler yapılmış. Şahin bu noktada: “Geniş bir coğrafyaya yayılan bir ülkede yaşıyoruz. Dikdörtgen bir düzlem üzerine yerleşen ve bu yüzden iki ucu arasında önemli bir boylam farkı olan Türkiye’nin en doğusu ile en batısı arasında 1 saat 16 dakikalık bir zaman farkı var. Yaptığımız çalışmalarda elbette bunu da dikkate aldık” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Ahmet Duran Şahin bu noktada, yaz saatinin standart hâle gelmesiyle 30 MW’lık yaklaşık 50 adet rüzgâr tarlasının veya aynı güce sahip 100 adet güneş santralinin ürettiği miktarda elektrik enerjisinden tasarruf edileceğini de somut bir örnek olarak verdi.
Yeni uygulamayla ülkemizin uluslararası ilişkiler boyutunda sorunlar yaşayacağı iddialarına da değinen Şahin, doğu-batı arasında Türkiye’den daha geniş bir alana yayılan ülkelerin unutulmaması gerektiğini belirtiyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin doğu ve batısı arasında 4, Kanada’nın 5, Rusya’nın ise tam 11 saatlik bir zaman farkı olduğunu hatırlatan Şahin, bu ülkelerin uluslararası ilişkilerde yerel saat farkından kaynaklanan bir sorun olmadığına dikkat çekerek, bu ülkelerle kıyaslandığında boylam farkı nedeniyle en doğusu ile en batısı arasında 1 saat 16 dakikalık zaman farkı olan Türkiye’nin bu sorunu aşamayacak durumda olmadığının da altını çizdi.
Yorum yazarak Elbistan Kaynarca Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Elbistan Kaynarca hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Elbistan Kaynarca editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Elbistan Kaynarca değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Elbistan Kaynarca Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Elbistan Kaynarca hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Elbistan Kaynarca editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Elbistan Kaynarca değil haberi geçen ajanstır.