Özener, 2023 yılında bugüne kadar, 268 sismik istasyondan tespit edilen 46 binin üzerinde depremin meydana geldiğini söyledi.
KRDAE Müdürü Prof. Dr. Özener Türkiye ve bölgesindeki coğrafyalarda deprem ile bunlara bağlı oluşabilecek tsunamilerin gelişmiş istasyonlar sayesinde 7 gün 24 saat takip edildiğini belirterek şu bilgileri paylaştı:
“Türkiye’yi farklı fiziksel parametrelerin ölçülmesine yönelik 489 sensörle 7/24 takip ediyoruz. Bu sensörlerin 264 tanesi Marmara’da yer alıyor. Depremleri BDTİM’deki altyapı ve uzmanlık sayesinde 30 saniyede çözme kapasitesine sahibiz. Son 120 yılda Türkiye’de 4’ten büyük 12 bin 159 deprem olduğunu görüyoruz. Bu veriler ülkemizin ne kadar yoğun sismik aktiviteye sahip olduğunu gösteriyor. Genel olarak istatistiklere baktığımızda her gün 3’ün üstünde bir tane deprem gerçekleşiyor. Neredeyse her hafta 4.0-4.9 arasında 1 tane; her bir buçuk ayda 5.0-5.9 aralığında 1 tane; ortalama bir buçuk yılda ise 6’nın üzerine 1 deprem meydana geliyor. Ortalama 6.2 yıl içindeyse 7’nin üzerinde bir deprem maalesef yaşanıyor. Dolayısıyla ülkemiz bir deprem ülkesi. 2023 yılı içindeki depremlere de bakacak olursak 6 Şubat’ta yaşanan büyük depremlerin artçı şoklarının da etkisiyle 46 bin depremin meydana geldiğini tespit ve analiz ettik.”
Bölgesel Deprem-Tsunami İzleme ve Değerlendirme Merkezi (BDTİM) Müdürü Doç. Dr. Doğan Kalafat ise depremlerin ne zaman gerçekleşeceğinin bilinmesinin şu anki teknolojik ve bilimsel imkanlar ile mümkün olmadığını, bu konuda yapılan açıklamalara itibar edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Özellikle büyük depremlerin tekrarlanma periyotlarına bakıldığında istatistiksel olarak bazı verilerin paylaşılabileceğini belirten Doç. Dr. Kalafat şöyle konuştu:
“Bu bölgede yaşıyorsak, bu coğrafyada yaşıyorsak muhakkak ve muhakkak şehirlerimizi deprem dirençli hale getirmemiz lazım. Yapı stokunu rehabilite etmemiz, zamanımızı çok iyi değerlendirmemiz lazım. Bununla birlikte eğer bu coğrafyada yaşayacaksak afetlere hazırlıklı, dirençli bir toplum haline gelmemiz gerekiyor. Dolayısıyla biz bir depremin şu tarihte olacağıyla ilgili bir öngörüde bulunmuyoruz. Ancak deprem tehlikesinin var olduğunu biliyoruz. Hazırlıklarımızı, deprem riskini azaltmaya yönelik çalışmalarımızı bu yönde yapmamız gerektiğini ifade etmek istiyorum.”